Evlenmeden önce eşlerin sevilen ve beğenilen özellikleri evlendikten bir süre sonra nefret edilen bir özellik olmaya başlayabilir ve hatta boşanma sebebi bile olabilir.
Uzman Psikolog Nida Özşahin Terkuran, insanların eş seçerken karşı tarafta ilgi çekici olarak gördüğü özelliklerin, evliliğin ilerleyen dönemlerinde boşanmaya bile yol açabilecek büyük sorunlara dönüşebildiğini söyledi.
Terkuran, “İnsanlar eşlerinin beğendikleri özelliklerinin, ileride olumsuz yanlarının da olabileceğini öngöremiyor. Örneğin eşiyle, dış güzelliğinden etkilenerek evlenen erkek, bir süre sonra onun yanında kendini kötü hissedip eşinin güzelliğinden nefret edebiliyor” dedi.
Tanımlamalar değişiyor
Terkuran şöyle devam etti:
“İnsanlar eş seçerken, birini eş olarak görmek istediğinde kafalarında karşısındaki kişiyle ilgili bazı dikkat çekici özellikler oluyor fakat bu özellikler zamanla rahatsız etmeye başlıyor. Evlilik için dinamik olan o özellik, bitmesi için bir neden olabiliyor. Örneğin başlangıçta ‘Prensip sahibi, dik duran bir eşim var’ diyen kişi, bir süre sonra prensipli kişi tanımlaması yerine bu sefer ‘Duvar gibi bir eşim var. Fikrinden vazgeçiremiyorum’ demeye başlıyor. Aynı özelliği olumsuz görmeye başlıyor. Ya da bir başkası, başlangıçta ‘O kadar bilgili ki onun yanında çok şey öğreniyorum’ diyor, sonra ‘Kendimi yanında yetersiz hissediyorum’ ya da ‘Beni eziyor’ demeye başlıyor.”
‘Kıyametiniz olabilir’
Eş seçiminde, cezbedici özelliklerin olumsuz yanlarını da hesap etmek gerektiğine dikkat çeken Uzm. Psikolog Terkuran, “Şeytanın avukatlığını yapmak lazım. Çünkü evlenmek istediğiniz kişinin çok beğendiğiniz özelliği, ileride sizin kıyametiniz olabilir” diye konuştu. Evliliklerde, ‘beklenti’nin önemine de dikkat çeken Terkuran, “Beklenti gerçekçi değilse ya da karşılanabilir değilse hayal kırıklığını beraberinde getiriyor. ‘Ben evliliği hiç böyle hayal etmemiştim’ yakınmasını çok duyarız. Çünkü insanlar seyrettiği filmlerden, çevrelerinde gördükleri evliliklerden etkilenerek beklentiler oluşturuyor. O nedenle eşlerin beklentilerini uç noktalarda oluşturmaması, daha gerçekçi temellere dayandırması gerekiyor” dedi.
‘Birkaç yol izlenebilir’
Evliliğin ilerleyen döneminde, karşı tarafın olumlu özelliğinin rahatsızlık vermesi durumunda izlenebilecek farklı yöntemler olduğunu kaydeden Terkuran, “Yöntemlerden biri, karşı tarafı değiştirmeye çalışmak. Ama bu sağlıklı bir yol değil çünkü bu durumda insanlar savunmaya geçiyor. Davranışındaki yanlışı bile savunuyor. En doğrusu, kafamızdaki anlamı değiştirmek. Örneğin eşinin her ortamda şen şakrak olmasından rahatsızlık duyan kişi ‘Eşim beni kıskandırmak için yapmıyor bunu. Tarzı bu’ diye düşünmeli. İletişime daha açık olmak, ortak bir paydada buluşmaya çalışmak da çözüm için önemli bir yöntem” şeklinde konuştu.