Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Hakan Çoksüer, Akdeniz diyeti ve gebelikle ilgili açıklamalarda bulundu. Çoksüer, diyetin amacının, kişiyi yeterli ve dengeli beslenme ile ideal kilo aralığına ulaştırmak ve bu formu korumak olduğunu dile getirdi.
Akdeniz bölgesinde yaşayan insanların kronik hastalıklara daha az yakalanmaları ve ortalama yaşam sürelerinin daha uzun olmasının araştırmacıların ilgisini çektiğini belirten Çoksüer, “Yapılan birtakım deneysel çalışmalarla bu bölgenin diyetsel alışkanlıklarının buna neden olduğu kanıtlanmıştır. Akdeniz diyetinin kalp krizlerini önleyebildiği ve bazı kanser tiplerinin riskini azaltabildiği uzun yıllar süren çalışmalar sonucu ortaya çıkarılmıştır. Fakat son yıllarda yapılan çalışmalarda Akdeniz diyetinden zengin beslenen kişilerde hem tüp bebek başarı şansının hem de gebelik oranlarının arttığı gözlenmiştir” dedi.
Tüp bebek başarısını artırıyor
Akdeniz diyetini kısaca zeytinyağı ağırlıklı ve az yağlı, posadan zengin, et tercihi olarak ise balık ağırlıklı bir diyet olarak tanımladıklarını belirten Çoksüer, şöyle konuştu:
“Ayrıntılarına baktığımızda doymuş yağdan fakir, sıvı yağ ağırlıklı, kızartmalardan uzak bir beslenme şeklidir. Bu konu ile ilgili, gerekli bilimsel çalışma verileri olmadığı için çeşitli çalışmalar, daha çok hamilelik planlamasına geçildiği dönemlerde Akdeniz tipi diyet ile beslenen hastalarda, tüp bebek tedavisinde başarı oranlarının arttığı görülmektedir. Akdeniz diyetinde mevcut olan bitkisel kaynaklı az doymuş yağlar, yüksek folik asit ve B6 vitamini bu beslenme tarzının üstünlüğünde ifade edilen ana içeriklerdir. Bazı güncel çalışmalar D vitamini ve omega-3’ten zengin Akdeniz diyetinin tüp bebek sonuçlarını iyileştirebileceğini göstermektedir.”
Aberdeen Üniversitesi bilim adamlarının 2000 erkeğin sperm kalitesini incelediğini anlatan Çoksüer, “Araştırmaya katılan ve vücut kütle endeksi yüksek olan erkeklerdeki anormal sperm oranının daha fazla olduğu belirlendi. Obezliğin spermde DNA hasarına yol açtığını gösterdi” dedi. Çoksüer, aşırı şişman erkeklerde sperm kalitesinin düşük olmasının sebebinin, obezlerdeki hormon seviyelerinin farklılığı, fazla yağ birikmesi yüzünden testislerin aşırı ısınması ya da obezliğe yol açan yaşam biçimi ve beslenme alışkanlığının olabileceğini de söyledi.
Kadınlarda obezite varlığının insülin direncini bozarak hem yumurta kalitesini azalttığı hem de rahim zarına tutunma kabiliyetini azalttığını anlatan Çoksüer, “Onun için çok fazla kiloda olan kadınlar kısırlığa daha yakındır. Birçok çalışma gösterdi ki, ağırlıklarının sadece yüzde 5-10’unu kaybeden kadınların bile, yumurtlama seviyelerinde ciddi artış görülüyor. Bu yüzden, doğurganlık diyetinde, obez kadınların kilolarının ortalama yüzde 7.5’ini kaybetmeleri öneriliyor” şeklinde konuştu.
Kadınlar gebelik öncesi ideal kilolarına ulaşmalı
Gebe kalmak isteyen kadınların, gebelik öncesinde diyetisyen yardımı alarak sağlıklı bir beslenme programı ile ideal kilolarına ulaşması gerektiğini kaydeden Doç. Dr. Çoksüer, şunları söyledi:
“Diyetisyen kontrolünde kişinin genel sağlık durumu değerlendirilerek, vücut yağ ölçümleri yapılmalı ve yaşam tarzına uygun bir beslenme programı oluşturulmalıdır. IVF’e gitmeyi planlayan 110 çift, Southampton Biomedical Research Centre tarafından çalışmasında prekonsepsiyonel diyet, tedaviden 6 hafta önce destekleri aldı. Öncü bir çalışmada araştırmacılar tedaviden 6 hafta önce diyetin, sperm kalitesi ve yumurta hücrelerini ve bunların sonucunda embriyo ve gebeliğin oluşması için önemli olduğu vurgulanmıştır. Doğru uygulandığında Akdeniz diyeti, D vitamini ve Omega 3 balık yağından zengin olduğu için kilo kontrolü, tüp bebek başarısını ve gebelik oranlarını artırmak için uygun bir seçenek olacaktır.”
