Bazen tüm gecemizi zehir etse de o şık, çekici, zarif görünümümüzün altında kim bilir ne can çekişmeleri yaşanır da topuklu ayakkabılarımızdan yine de vazgeçemeyiz.
Topuklu ayakkabıları bizler için vazgeçilmez yapan nedir? Topuklu ayakkabı giydiğimizde vücudumuzun daha düzgün ve çekici göründüğüne inanırız. Belki de saatlerce sürecek olan işkenceye daha şık ve zarif görünmek için katlanırız.
Peki bizler için hayati önem taşıyan topuklu ayakkabının nasıl ortaya çıktığını hiç düşündünüz mü?
Cevabı zor değil. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi sanatçılarından ve mucitlerinden biri olan Leonardo da Vinci yüksek topukların da yaratıcısı. Yüksek topuklar ihtişam ve zerafet için ilk kez Rönesans’ın doğduğu topraklarda Floransa’da (1533) kullanıldı. Görkemli düğün töreninde kendi ihtişamından ödün vermek istemeyen Cetherine de Medicis duruma bir çare bulması için Leonardo Da Vinci’den yardım ister. Da Vinci yüksek topuklu ayakkabıları Cetherine’in düğün töreni için hazırlar. Böylece yüksek topuklar zerafet ve ihtişamın simgesi haline gelir. Topuklu ayakkabıların kökleri M.Ö’ye dayanıyor dahi olsa, o zamanlar insanların ihtiyaçları doğrultusunda ortaya çıkmış. Bugünkü anlamıyla ihtişam ve görsellik için topuklu ayakkabı Medicilerin düğün töreninde hayat bulmuş.
Rönesansın biz kadınlara en iyi armağanı yüksek topuklar olsa gerek.
Kadinvekadin.net özel haberidir.