Çocuklarda küçülmeyen kıyafetlere dikkat

    318
    0

    Çocuklarda küçülmeyen kıyafetlere dikkat

    Çocuklarda büyüme sorunlarında en önemli göstergenin boyun uzamaması olduğunu belirten Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz, yaşıtlarına göre kısa olan ve boy uzaması azalan çocukların çocuk endokrin klinikleri tarafından takip edilmesi gerektiğini söyledi.


     


    Büyümenin, çocuğun sağlıklı olduğunun en önemli göstergesi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz, “Normal büyüme için sağlıklı beslenmek ve normal bir hormon dengesine sahip olmak gerekir. Büyümede en hızlı dönem, doğumdan itibaren bir yaşına kadar geçen dönemdir. İlk bir yılda bebeğin boyu 24 cm kadar uzar. 1-2 yaş arası ortalama 12 cm artış olur. Bu hız, ilerleyen yıllarda 5-6 cm’e kadar düşer. Ergenlik yaşlarına gelindiğinde, kızlar 15-20 cm ve erkekler ise 20-25 cm kadar uzar. Hangi yaşta olursa olsun, boy uzunluğunun değerlendirilmesinde kullanılan ölçü, o andaki boyun hangi büyüme eğrisi diliminde olduğu ve büyüme hızıdır” dedi.


    Boy artışının yılda ortalama 5 cm’den az olmaması gerekiyor


    “Çocuğun çıplak ayakla ölçülen boyu, kendi yaşıtlarıyla karşılaştırılır. Eğrilerin alt dilimlerinde olan çocuklarda, büyüme sorunu yönünden dikkatli olmak gerekir” diyen Büyükgebiz, yıllık boy artımının yaşa göre normalden az ise büyüme hızının yetersiz olduğunu, boy artışının yılda ortalama 5 cm’den az olmaması gerektiğini vurgulayarak, “Aileler çocuğun boyunun uzayıp uzamadığını kıyafetlerinden anlayabilirler. Kıyafetleri küçülmeyen çocuklarda büyüme sorunu araştırılmalıdır. Bazen aileler, anne ve babanın boyunu örnek gösterip, çocuğunun boyunun da kısa olacağını kabullenerek tetkiklerden kaçınıyor. Oysa ki, boy uzunluğu önemli oranda kalıtsal olsa da kısa boylu kişilerin çocukları da kısa olur diye bir kural yoktur” şeklinde konuştu.


    Büyümeyi etkileyen faktörler


    Kalıtım, hormonlar ve çevresel faktörler büyümeyi etkiler. Doğumdan önce anne karnında bebek için ideal şartlar sağlanmışsa çocuk normal kilo ve boya sahip olacaktır. Ancak annenin hamileliği sırasında sigara içmesi, alkol kullanımı ya da geçirdiği bazı bulaşıcı hastalıklar anne karnındaki bebeğin büyüme ve gelişmesini olumsuz etkiler. Düşük doğum ağırlığı (2500 gram altı) olan çocukların 1/4’inde büyüme geriliği gözlenebilir. Doğum kilosu düştükçe bu risk artar. Örneğin 1500 gram altı doğan çocuklarda risk daha fazladır. Bu çocuklar eğer 4 yaşına kadar akranlarını yakalayamazlarsa, büyüme geriliği tedavisine ihtiyaç duyarlar. Beslenme hayatın özellikle ilk 3 yılında büyümeyi desteklemesi bakımından çok önemlidir. Depoların dolması hormonal salınımın düzenli olmasına yol açar, dolayısıyla bebeklerin ideal kilolarında olmaları istenir.



    Çocukluk döneminin kronik hastalıkları ve kullanılan bazı ilaçlar büyümeyi olumsuz etkiler. Örneğin kortizol kullanımı, kronik kansızlık, uzun süre astım, romatizmal hastalıklar, kalp hastalıkları gibi..


    Büyüme hormonu eksikliği de boy kısalığı sebeplerinden


    Büyüme hormonunun boy artışını doğrudan etkileyen bir hormon olduğunu kaydeden Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz, bu hormonun beyindeki hipofiz bezinden salgılandığını belirtti ve ekledi:


    “Beyindeki hipofiz bezi bazı durumlarda büyüme hormonunu salgılayamaz ya da az salgılar. Büyüme hormonu eksikliğiyle beraber hipofizden salgılanan diğer hormonlar da eksik olabilir. Bu durumun nedeni doğumsal olabileceği gibi ikiz gebelik, bebeğin doğum sırasında makat gelişi veya şiddetli kafa yaralanması, menenjit gibi bir hastalık nedeniyle beynin hasar görmesi, ışın tedavisi veya tümörler nedeni ile büyüme hormonu eksikliği olabilir. Ayrıca sebebi belli olmadan salgılanmada bozuklukda görülebilir. Büyüme hormonu eksikliği geliştiğinde, belli bir yaşa kadar normal büyüyen bir çocuğun boy artışında azalma saptanır. Büyüme hormonu eksik olan bir çocuk kısa boyludur, hafif kiloludur ve yüzü yaşına göre küçük gösterir. Bu çocuklar, ergenliğe geç girer. Yaşıtlarına göre her yıl daha az büyüdükleri için, bu fark her yıl daha da çok açılır.”


    Büyüme hormonu eksikliği tanısı nasıl konur


    Büyüme hormonu eksikliği düşünülen bir çocuğa, büyüme hormonu testleri yapılarak tanı konulduğunu kaydeden Prof. Dr. Büyükgebiz, şunları ekledi:


    “Büyüme hormonu gece uykuda salgılanır. Bu nedenle, sabah alınan bir kan örneği yeterli olmaz, mutlaka, büyüme hormonu salgılanmasının değişik ilaçlarla uyarılmasını takiben alınan kan seviyelerinin ölçümüne dayanan, uyarı testleri dediğimiz testler tanı konması için uygulanmalıdır. Aç karnına, sabah yapılan bu testlerde, belirli aralıklarla alınan kan örneklerinde büyüme hormonunun ne kadar yükseldiği saptanır. Bazen tek başına bu testler de istenen sonucu vermeyebilir. Az sayıda hastada bu testlerde büyüme hormonu değerlerinin yükselmesine rağmen, yeterli büyüme gözlenemediği durumlar da olabilir. Çocuğun o anki boyu, yıllık büyüme hızı ve büyümesine mani olabilecek başka bir hastalığın olmaması, büyüme hormonu eksikliği tanısında önem kazanır.”


    Büyüme hormonu eksikliği tedavi edilebilir bir durum mu


    Büyüme hormonu eksikliği teşhisi konulan çocuklara büyüme hormonu verilerek başarılı bir tedavi yapılabildiğini kaydeden Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz, şu sözlerle tedavi sürecinin uzun olduğuna dikkat çekti: “Teşhis için gereken uyarı testleri, kemik yaşının ölçümü gibi önemli tetkikler yapıldıktan sonra eksiklik söz konusu ise, çocuğun büyüme hormonu ile tedavi edilmesine karar verilebilir. Tedavi boyunca hasta her akşam yatmadan önce insülin iğnesi gibi çok ince bir iğne ile ve özel bir kalem yardımıyla enjeksiyon yapıyor. Bu enjeksiyonlar, çocukların kendi kendilerine uygulayabilecekleri kadar basittir. Tedavi çocuğun ortalama boy uzunluğuna yaklaşmasına kadar devam edebilir. Ancak burada önemli olan konu, tedaviye ne kadar erken başlanırsa alınacak cevabın o kadar fazla olduğudur. Bunun sebebi de, erken dönemde büyüme kıkırdaklarının henüz kapanmamış olmasıdır. Büyüme kıkırdakları uzun kemiklerin büyümesinde rol alır ve yaş ilerledikçe kapanır, yani kemikleşir. Ergenliğin başlamasıyla birlikte bu durum ortaya çıkar; onun için, tedavide en ideal yaş ergenlik öncesidir. Kızlarda meme gelişimi başladıktan ve adet gördükten sonra, erkeklerde ise ortalama 13 yaşından sonra büyüme hormonuyla tedaviye yanıt azalır. Ergenlikten önce başlanan hormon tedavisi başarılıdır. Ayrıca tedaviye uyum yani ilaç uygulamalarının atlanmaması çok önemlidir. Her gün uygulanan tedavide ayda üç kezden fazla ilacın uygulanmaması, alınacak cevabın azalmasına yol açabilir. Büyüme hormonu tedavisi alanlar ilk yıl ortalama 8-12 cm daha sonraki yıllarda 6-8 cm uzar.”



    Dikkat etmeniz gereken belirtiler


    – Çocuğunuz bir yılda 5 cm’den az uzuyorsa,


    – Büyüme son aylarda yavaşlamışsa ve çocuğunuz yaşıtlarından geri düşüyorsa,


    – Son 1 yıldır giysilerinde değişiklik yapmadıysanız,


    – Son 1 yıldır ayakkabı numarasında değişiklik olmadıysa,


    – Çocuğunuz, sınıfta en küçük olduğu konusunda şikayetçiyse,


    – Yaşıtlarından küçük olduğu için içine kapanmış ve kendinden küçük oyun arkadaşları seçiyorsa,


    – Yaşıtlarından küçük olduğu için özgüvenini kaybetmiş ve ders başarıları azalmışsa mutlaka bir çocuk endokrinoloji uzmanına başvurun.

    CEVAP VER

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen isminizi buraya giriniz