Kıskançlık dozunda yapıldığında rahatsız edici olmasa da fazlası kişiyi sıkabilir. Bu nedenle kıskançlık duygusunu yenmede her iki taraf için de fayda var.
Kıskançlığın en büyük nedenlerinden biri öz güven eksikliğidir. Unutmayın ki siz sevdiğiniz kişi tarafından seçilmiş insansınız. Yani diğer seçenekler arasında bir farkınız vardı ki; sevgiliniz sizi seçti. Öyleyse artık onun sizi sevip sevmediğini sorgulamaktan vazgeçin.
Kıskançlık dozunu azaltın
– Kıskançlığın bir başka nedeni de içinde bulunulan toplumun dayatmalarıdır. Arkadaş grubunuz, aileniz ya da çevreniz kendilerinin sevgililerine davrandığı gibi davranmanızı isteyebilir. Siz de o toplum tarafından dışlanmamak için aynı şekilde davranmaya başlarsınız. Yani onlar sevgililerine, eşlerine sürekli hesap soruyorsa siz de hesap sorarsınız. Kişiliğinizi topluma ezdirmeyin. Doğru olan onlarınki değil, sizinki.
– Tehdit ve baskı sevgiliyi size bağlamaz aksine uzaklaştırır. “Bana haber vermeden dışarı çıkarsan şunu yaparım”, “Şu arkadaşınla görüşürsen bunu yaparım” demek sevgilinize eziyet anlamına gelir. Eziyete uğrayan kişi de günün birinde mutlaka zincirlerini kırar.
– Kıskançlık sevginin ölçütü değildir. Yani birini ne kadar sevdiğiniz, ne kadar kıskandığınızla paralel değildir. Aksine kıskançlık çoğunlukla hastalıklı bir durum olduğundan bir süre sonra sevgi falan kalmaz ortada. Kıskançlık gösterileriyle sevginizi ifade edemezsiniz.
– Sevgilinin her hareketini takip etmek, cep telefonlarını karıştırmak, internet adreslerinin şifrelerini ele geçirmek gibi, kendinizi de küçük düşürecek hareketlere girişmeyin. Bu hem kişisel özgürlüğe saldırıdır hem de kendinize olan saygınızı azaltır. Sevgi, güven demektir. Güvenmediğiniz kişiyle de sevgili olmayın.
Geçmişine saygı duyun
– İlişkinizin başladığı tarihten önce tarafların yaşadığı her şey kendisine aittir. Geçmişte yaşanan bir ilişkiyi kıskanmak sizi, yeldeğirmenleriyle savaşan Don Kişot’tan farksız kılar. Geçmiş geçmişte kalmıştır ve sizi sadece şimdiki durumunuz ilgilendirmelidir.
– Unutmayın ki; sizin, sevgili olmadan önce kendinize ait hayatlarınız vardı. Kıskançlığınız nedeniyle sevgilinizi sizin hayatınızı yaşamaya, sizin kurallarınızla yaşamaya mahkum etmeyin. Başta bunu kabul etse bile bir süre sonra dayanamayacaktır.
– Aldatmak isteyen mutlaka aldatır. Siz ne yaparsanız yapın bir yolunu bulur. Sadakati, bir insanın üzerinde baskı kurarak elde edemezsiniz. Sadakati sadece sevgi sağlayabilir.
– İnsan sosyal varlıktır. Sevgilinizin mutlaka bir arkadaş çevresi vardır. Onlarla görüşmesini engellemek sevgilinize yapacağınız en büyük haksızlıktır. Görüşmesini engellemek yerine onun arkadaş çevresine siz de girin. “Beni sokmuyor” diyorsanız, o zaman sizin sorununuz zaten kıskançlık değil. Siz hiç sevgili olamamışsınız demektir.
– En iyi kıskançlık ‘ilkel kıskançlık’tır. Yani insan olmamızdan kaynaklanan ve içimizden gelen kıskançlık. “Herkes sevdiğini kıskanır” sözüyle belirtilen kıskançlık. Ama bu kıskançlık dozundadır, insanın hayatını etkilemez. Böyle bir kıskançlıkta baskı yoktur, tehdit yoktur. Sevgilinize kıskandığınızı sevgi sözcükleriyle söylerseniz bunun hoşuna gittiğini göreceksiniz. Örneğin o dekolte bluzu giymesini “Seni o bluzla sadece ben görmek istiyorum” diyerek engellemek onun da kendisini iyi hissetmesini sağlayacaktır.
Mehmet Coşkundeniz